ŞAFİİ el-UMM

TAHARE

 

TEYEMMÜM NASIL ALINIR ?

 

İmam Şafii (Allah rahmet etsin) şöyle dedi: Allah (c.c) şöyle buyurdu: "Temiz toprakla teyemmüm edin de yüzünüzü ve (dirseklere kadar) ellerinizi onunla (toprakla) meshedin." (Maide, 6)

 

İmam Şafii (Allahrahmetetsin) şöylededi: Bizeİbrahim b. Muhammed, Ebu Huveyris Abdurrahman b. Muaviye'den; o da el-A'rec'den, İbn es-Sımme'nin şöyle rivayet ettiğini nakletti: Resulullah (s.a.v) teyemmüm ederken yüzünü ve kollarını mesh etti. Tahric: Buhari, Mukimin teyemmümü

 

İmam Şafii (Allah rahmet etsin) şöyle dedi: Bilinen o ki, teyemmüm abdestin bedeli olduğundan abdestte yapıldığı gibi yüz ve eller üzerine mesh edilerek yapılır. Allah (c.c) bunları teyemmümde zikretmekle, teyemmümde olmayıp abdestte ve gusülde olan diğer azaları teyemmümde muaf tutmuştur.

 

Teyemmümün farzı üçtür:  1- Niyet etmek, 2- Yüzü ve kolları dirseklerle beraber toprakla meshetmek, 3- Tertibe riayet etmek.

 

İmam Şafii (Allah rahmet etsin) şöyle dedi: Kişi teyemmüm ederken yüzünü ve kollarını dirseklere kadar toprakla mesh eder. Ve dirseklerin teyemmümün dahilinde olması gerekir. Eğer bunlardan bir kısmı teyemmüm dışında bırakılıp üzerlerine toprakla mesh edilmezse -mesh edilmeyen kısmın az veya çok olmasına bakılmaksızın- teyemmüm iade edilir/tekrar teyemmüm edilir. Teyemmümünü iade etmeden önce namaz kılmışsa, ayrıca namazını iade eder. Teyemmüm dışında bırakılan yerin dirhem kadar yahut ondan az ya da ondan çok olması arasında fark yoktur. Terk edildiğinin gözle görülmesi yahut bir kısmının terk edildiğine dair

kanaat hasıl olması yeterlidir. Bir kısmının teyemmüm dışı kaldığının gözle görü1memesine rağmen terk edildiğine kanaat getirilmesi, teyemmümün iadesi için yeterli bir sebeptir. Bir yerin teyemmüm dışı bırakıldığına kanaat getirilmesiyle de kılınmış namazların iadesi icap eder.

 

Dedi ki: Teyemmüm alan kişinin yüzüne, kollarına ve dirseklerine toprağın temas etmesini sağlaması, teyemmüm için yeterli gelecektir.

 

İmam Şafii (Allah rahmet etsin) şöyle dedi: Toprağı yüzüne temas ettirmeden teyemmüm geçerli olmaz. Toprağı iki eliyle yüzüne sürmesini tercih ederim. Ama tek eliyle tüm yüzüne sürmesi halinde de caizdir. Toprağa eliyle vurduktan Sonra çıkan tozu yüzüne sürmesi halinde yeterli olur. Toprağa başka bir nesneyle vurduktan Sonra onu yüzüne sürmesi yahut başka bir şahsın kendisinin isteğiyle teyemmüm ettirmesi de caizdir. Rüzgar çıkıp yüzüne kondurduğu toprağı yüzüne sürmesi halinde teyemmüm için yeterli gelmez. çünkü bu durumda kendisi toprağı yüzüne almış sayılmaz. Ama başı üzerinde olan toprağı elleriyle aldıktan Sonra yüzüne sürse kafi gelir. Yüzü ve avuçların dışında elleri üzerindeki toprağı alıp yüzüne sürse yine kafi gelir.

 

İmam Şafii (Allah rahmet etsin) şöyle dedi: Eğer kişi kendisi teyemmüm ediyorsa, toprağa elleriyle vurduktan Sonra kollarına sürmesi gerekir. Bunu yapabilmek için ellerin birbirlerine yardım etmelerine ihtiyaç duyulduğundan sağ elin sol eli, sol elin sağ eli mesh etmesi gerekir.

 

İmam Şafii (Allah rahmet etsin) şöyle dedi: Teyemmüm eden kişi parmak aralarını toprakla hilaller ve abdest esnasında abdest azalarını suyla yıkadığı gibi toprakla aynı şekilde ovalar.

 

Dedi ki: Toprak teyemmüm alan kişinin kolları üzerine hangi yolla gelirse gelsin caizdir. Ya da bir başkası tarafından kendisinin isteği dahilinde kolları üzerine uygulanması halinde aynen yüzün meshinde dediğim gibi caizdir. (Yalnız bilerek yapması gerekir.)

 

İmam Şafii (Allah rahmet etsin) şöyle dedi: Teyemmüm izah ettiğim gibi olup kişi ellerini toprağa vurduktan Sonra yüzünelsakalının yüzeyine sürer. Ve sakalının üzerini mesh etmeyi terk etmez. Sonra toprağa elleriyle vurur ve sağ kolunu sol elinin avucu içine koyar. Sonrada avuç içi kolun sırtına, parmaklar da kolun kenarına ve başparmak kolun iç tarafına gelecek şekilde kolunu me sh eder. Bu şekilde yapmasının sebebi kolun her tarafına meshin yetişmesini sağlamak içindir. Eğer birinci temas ile meshin kolun her tarafına ulaştığından emin olursa kolunu ters çevirip tekrar mesh etmesine gerek yoktur. Bu işlemi sağ kolunda uyguladıktan Sonra aynısını sağ elinin avuç içiyle sol koluna da uygular.

 

Dedi ki: Teyemmüm eden kişi eğer yüzünü me sh etmeden önce kollarını me sh ederse teyemmümü iade ederek tekrar yüzünü mesh ettikten Sonra kollarını mesh eder. Sağ kolundan önce solu mesh ederse kerahetle beraber iade etmesine gerek olmaz. Aynen abdestte dediğim gibidir.

 

Teyemmüm alan kişinin eli yahut elleri kesikse, kesik olmayan kısmını mesh eder. Eğer eller dirseklere kadar kesikse dirsekten geriye kalan kısmını mesh eder. Eğer pazulardan kesikse pazulardan geriye kalan kısmını mesh etmesi müstehabdır. Pazulardan artan kısmını mesh etmemesi halinde de sorumluluk yoktur. çünkü omuzlarına bağlı olan elleri olmadığından abdest ve teyemmümde bu mesuliyet üzerinden kalkmıştır. Teyemmümde ellerini mesh etmesi farz olan kişinin farziyeti abdestteki farz gibi bir farz olmasındandır. Kişinin elleri dirseklere kadar kesikse pazularının üzerini mesh etmesini ihtiyaten hoş görürüm. Bu şekilde söylememin sebebi, bu gerekli olmamasına rağmen eller ismine dahiloluşundandır. çünkü Resulullah (s.a.v) teyemmümde kollarını mesh ederdi. Allah (c.c)'ın teyemmümde ellerin mesh edilmesini farz kılması, aynen abdestte farz kılması gibidir.(Taberi, Taharet 1/56)

 

İmam Şafii (Allah rahmet etsin) şöyle dedi: Kişinin elleri kesikse ve kendisine teyemmüm aldıracak kimse yoksa ellerinden arta kalan kısımlarının toprakla temaslarını hangi yolla sağlarsa sağlasın caizdir. Yüzüne de ayağıyla yahut kullanabileceği herhangi bir yöntemle toprak ulaştırması halinde teyemmüm caiz olur. Eğer öyle bir yöntem kullanma imkanı yoksa yüzünü ve ellerini toprağa hafifçe sürerek teyemmüm alır. Bu teyemmümle de namazını kılmasında sakınca yoktur. Eğer ikisini (yüzü ve elleri) toprağa sürme imkanı yoksa birisini toprağa sürdükten sonra namazını kılar. Ve kendisini teyemmüm yahut abdest aldıracak birisini bulduğunda namazını iade eder.

 

İmam Şafii (Allah rahmet etsin) şöyle dedi: Seferde olan kişinin, bulmuş olduğu suyla abdest azalarının tamamını yıkama imkanı yoksa suyun yeteceği kadar azalardan yıkar.

Rebi' şöyle dedi: İmam Şafii'nin bu görüşünden başka bir görüşü de vardır: Elde ettiği suyla yıkayabildiği kadar abdest azalarından yıkadıktan sonra teyemmüm alır. Rebi' şöyle dedi: çünkü taharet tamamlanmamıştır. Aynen abdest azalarının bir kısmı yaralı olduğundan yıkanmayıp onların dışında kalanlan yıkadıktan sonra teyemmüm almak gibidir. Çünkü bir kısım abdest azalarını yıkamakla taharet tamamlanmamaktadır.

Bize Malik, Nafi'den; o da İbn Ömer'den şöyle nakletti: Yukarıda tarif edildiği gibi teyemmüm etti ... Tahric: Bkz. Malik, Taharet, Teyemmüm bölümü

 

İmam Şafii (Allah rahmet etsin) şöyle dedi: Kişinin, abdestte elleri ve yüzü yıkadığı gibi teyemmümde de aynı yerleri toprakla mesh etmeden teyemmümü geçerli olmaz.

 

Sonraki için tıkla:

 

KENDİSİYLE TEYEMMÜM YAPILABiLEN VE YAPıLAMAYAN TOPRAK